Kriz ortamında iletişim planı hazırlamanın 6 altın kuralı.

Küresel ekonomik kriz ve krizle ilgili ardı ardına gelen haberler, herkesi ve bütün işletmeleri tedirgin etmeyi hatta paniğe sürüklemeyi başardı. Oysa biliyoruz ki bu dönemi en az hasarla atlatmanın ilk kuralı soğukkanlı davranmak. Planlama, kriz ve resesyon gibi olağandışı durumlarda önemi bir kez daha artan yönetim fonksiyonudur. Şimdi kararlar almak ve bu kararlar doğrultusunda 2009’u planlamak gerekiyor. Planlanan ve öngörülen başarının sağlanabilmesi için en önemli unsurlardan biri, alınan kararlar doğrultusunda stratejik iletişim planını oluşturmaktır.

Küresel Kriz, çözülmesi gereken Pazarlama Problemlerini yeniden tanımlamanızı gerekli kılıyor.

Küresel kriz nedeniyle aldığımız kararların iletişimini yaparken farklı mesajların, farklı hedef kitlelere iletilmesi gerekecek işte bu noktada çözmemiz gereken problemleri doğru tanımlamamız gerekli. Hissedarlarımız, çalışanlarımız, bayilerimiz, müşterilerimiz, potansiyel müşterilerimiz, tüketiciler ve kamuoyu ile bu yeni durum karşısında çözmemiz gereken problemler neler? Problemleri tespit edebilmek Krizden en az zararla çıkabilmenin en önemli şartı. Vakit kaybetmeden, çözmemiz gereken problemlerin detaylarına ilişkin verileri toplamak ve sağlıklı bir analiz yapabilmek gerekiyor. Bunun için de araştırma yöntemlerini kullanmak Odak grup çalışmaları ve birebir mülakatlarla veri toplamak gerekli olacaktır.

Küresel kriz ortamında Rekabet analizi yapmalısınız. Rakiplerinizin kriz ortamında vermeye çalıştığı mesajları da takip etmelisiniz.

Sahada durum ne? Satış kanallarımız, bayi örgütlenmemiz, market raflarında durumumuz rakiplere oranla nasıl seyrediyor? Lojistik olarak iletişim yönelimimizin taşıdığı mesajları destekleyebilecek miyiz? Rakipler kriz ortamında yıllık iletişim bütçelerinde kısıntıya gitti mi? Peki rakiplerimiz bu yeni koşullar altında mesajlarını değiştirdiler mi? Rakiplerin mesajlarını analiz etmek, hedef kitle algısında örtüşecek mesajlardan kaçınmak gerekecektir.

Hedef kitle analizi yapmalısınız. İletişimde bulunacağımız her bir hedef kitle için ayrı ayrı ve detaylı analizlere ihtiyacınız var.

Kime hangi mesajı nerede ve nasıl vermeliyim? Soru üçlemesine mutlaka cevap aramalıyız. Bu dönemde hissedarlara yönelik verdiğimiz mesaj bayilerimiz veya çalışanlarımız tarafından nasıl algılanacağını biliyor olmamız ona göre hareket etmemiz gerekir. Bu yüzden mesaj ileteceğimiz her hedef kitle ile hangi mecralar vasıtasıyla iletişimde olmalıyız mesajımızın dili ne olmalı nasıl algılanacağımız gibi önemli sorulara cevap bulduğumuz ayrıntılı hedef kitle analizlerine ihtiyacımız var.

Hedef kitle etkili iletişim araç ve yöntemlerini belirlerken yeni özgün koşulları da dikkate almalısınız.

Artık yaratıcılığın sınırlarını zorlama zamanı. Reklam ajanslarınla toplantı yapıp bu dönemde onlarla çalışmaya devam edeceğinizi ancak onlardan daha yüksek performans beklediğinizi anlatın. Hedef kitlelere erişim yöntemleri ve mesajlar için yenilikçi fikirlerine ihtiyacınız var.

Krizin reel ve psikolojik etkilerini ayrıştır. Hedef kitle ile empati kurarak mesajlarında bu ayrımı dikkate almalısınız.

Her krizin reel etkilerinin yanında baş etmemiz gereken psikolojik etkileri de vardır. Reel etkiler yokmuş gibi davranmamalı ama psikolojik etkileri iyi tanımlamalıyız.
İletişimin sürekliliği ilkesini unutma ve iletişimin sıklığını arttırmalısınız.
Olağanüstü durumlarda insanlar daha çok uyarıcı ile karşı karşıyadır bu yüzden de algı ve yönelim çok daha hızlı ve sürekli değişim halindedir. Bir iletişim başarısı ile sağladığımız olumlu etki kısa sürede etkinliğini yitirebilir. Bu yüzden olağan üstü dönemlerde iletişimimizde sıklığı arttırmamız gerekir.

Bu yazı size kriz ortamında yeni masraf kapıları açıyor diye düşünmeyin önerilen bilgi yatırımları düşük bütçelerle gerçekleştirilebilir. Ancak yeterli bilgi desteği olmadan verilen karalar yüzünden krizle baş edememenin maliyeti çok daha yüksek olacaktır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

“Biz hiç beceremedik Sevmeyi de Terketmeyi de”

Özgürlük mü Mutluluk mu ?